Bratislava; aklımın ucundan bile geçmezken Viyana’ya seyahatimiz sırasında rota belirlerken karşımıza çıktı.  Viyana’ya  ve havaalanına olan yakınlığı sebebiyle ilk günümüzün ilk rotası oldu. Aracımızı 2 günlük Rentalcars’dan 200 Eur’ya kiralamıştık. Havaalanından yaklaşık 40 dakikan süren yolculuğumuz sonrasında, şehrin girişinde bulunan otoparka aracımızı park edip eski şehir için sadece karşı kaldırıma geçtik 🙂 Hava erkenden kararıyor unutmayalım ve unutmamamız gereken en önemli konuda bence gördüğüm en soğuk memleket olması. Yolda yürümek mümkün değil, fotoğraf çekinip kaçarak ısınmaya girdik sürekli 🙂 Bu minnak şehir bana göre mutlaka görmeniz gereken yerler listesinde değil ama Viyana’ya yolu düşenlerin 3 saatliğine de olsa uğraması ve görmesi gerekiyor diye düşünüyorum. O kadar küçük ki gezilecek yerler 2 saate bitiyor. Güzel bir yemek yiyorsunuz, üztüne şehir manzarasıyla bir içki bitti gitti 🙂 Bizim şarkılarımıza bile konu olan Tuna nehri bu şehirden de geçiyor ve Bratislava’da suyun güzelliğinden nasibini almış. Bu arada arabanız yok ise Viyana’dan buraya kalkan otobüs ve feribotlar bulunuyor, yani gitmemek için bahaneye gerek yok. Slovakyanın nüfüsü 4.5 milyon , Bratislava da ise 450.000 kişi yaşıyor. Yolda yürüken aklımıza gelen en mantıklı konu Hostel filmi oldu 🙂 4 kız bratislavaya geliyor ve hostelde işkenceyle öldürülüyor, ne müthiş konu ne de aklımıza gelmesi gereken bir zaman 🙂 Hızlandırılmış turumuz başlasın 🙂

bratislava

Bratislavaya gidiyoruz 🙂

bratislava

Vardık Sanırım 🙂

Bratislava İçin gezi Vakti ;

Hızlandırılmış turumuz başlasın; Şehrin en güzel giriş kapısı Michael kapısından içeri giriyorsunuz ve kapının önünde soğuktan donarak poz veriyorsunuz, İsteyenlere tepesinden Bratislava manzarası ve sıfır km taşı diye şehirlere olan uzaklığın  yazıldığı bir taş da bulunuyor. Eski şehirde bulunan üç önemli heykel ( biri kanalizasyondan çıkıp geçenlere selam veren Cumil Heykeli, diğeri caddeden geçenlere şapkasını çıkarıp selam veren zihinsel engelli Schöne Naci heykeli, sonuncusu ise Fransız konsolosluğu önündeki Napolyon tasviri )  ile beraber fotoğraf çektirip gezinize başlıyorsunuz. Çocukken Mozart ve Franz Liszt’in de gösteri yaptığı Hlavne Namaste meydanı gezilip, Ulusal Slovak tiyatroya da şöyle bir bakarsınız. Meydanın yakınında Primatial sarayı bulunuyor, şu anda müze olarak kullanılıyor.Hemen 1452 yılında inşa edilen gotik tarzda en büyük katedral St Martin’e  girip mumlarımızı dikip dileklerimizi diliyoruz. Kilisenin hemen yakınında Pansko sokak 35 numarada bilinen en eski eczane Salvadore Apodheke’yi görmeden olmaz. İlk meydan başkanlık sarayının önü ve barışı simgelediğine inanılan su havuzunun etrafına kurulan yeni yıl çarşısıyla bizi karşılıyor. İçinizi ısıtmak için sıcak şarabımızı alıyoruz , ufak bir dolanıp geziye devam ediyoruz.

bratislava

Eski şehire güzel bir dalış yaptık..

bratislava

Michael Kapısına sırtımızı verip pozumuzu da veriyoruz..

bratislava

Selfie’de bir dünya markasıyım 🙂

bratislava

Sokaklar soğuktan boş bence:) Ama I love Bratislava 🙂

bratislava

bratislava

Turistik pozlar ve şapkasını çıkaran adam Schöne Naci heykeli..

bratislava

Fotoğrafı çeken adamın bakın gülümseyin ısrarına rağmen biz kendi pozumuzu verdik Cumil Heykeli önünde..

bratislava

Yeni yıl çarşısı 🙂 Hlavne Namaste Meydanı..

bratislava

O heykel senin bu heykel benim..

bratislava

Poz veriyorum ve gülüyorum ama donuyorum adlı çalışmam..

bratislava

Karanlık basınca kale yolunun ancak başına kadar gidebildik, hep Hostel yüzünden 🙂

Gidemediklerim ama tavsiyelerim ise; Bratislava kalesi zaten şehre girerken tüm ihtişamıyla sizi karşılıyor;85 metre yüksekliğinde ve 800’lü yıllarda yapılmış, güzel bir şehir manzarası için ideal. Meraklılarına içerisinde tarih ve arkeoloji müzesi bulunuyor. Biz geç gittiğimiz için uzaktan izlemeyi tercih ettik, siz öyle yapmayın:) Vakti olanlar için Devin kalesi şehrin biraz dışarısında Muranska bölgesinde Tuna ve Morona nehirlerinin kesiştiği noktada bulunuyor. Saat müzesi Zidovska bölgesinde bulunuyor, Good Shepperd evinin içerisinde bulunuyor ve bu yapı şehrin en iyi binalarından biri sayılıyor. Birde mavi kilise var notlarımıza aldığımız ve herkese sorup yok öyle bir şey cevabını aldığımız ama araştırdım varmış 🙂 Slovaklar Maşmelov kilisesi diyorlarmış ve biraz dışarıda kalıyor ama görüntüsü çok tatlı bence gitmeye değer..

Yeme içme olmadan olmaz diyoruz; Biz akşam yemeğimizi önceden ayarlamıştık Stare Mesto bölgesinde bulunan Bratislava Flag Ship restoran tam ihtiyaca uygun otantikliği ile, içerisinde bulunan kütüphanesi ile ve geleneksel Slovak yemekleri ile tam aradığımız yerdi. Slovak Köftesi, Gulaş çorbası, Patates köftesi ve Hinkal ile masayı donattık. İçecek olarakda kendilerinin tavsiyesi üzerine Kola ile yapılan sahara içtik. Kişi başı şaka gibi ama 10 eur ödedik :)Yemeğin üzerine arabamıza atlayıp Bratislava manzarası için Ufo restoranın barına gittik. Bar için giderseniz ayrıca giriş ücreti ödüyorsunuz. Kişibaşı 7 eur ve üzerine bir kahve 4 eur ile manzaranın keyfini çıkartın.

Gidemeyip notlarıma aldığım tavsiyelerim ; Yemek için La cava Barcelona, Messina Restoran, oldukça havalı Korzo restoran ve Phapsody restoran, şarap için Grand Cru Wine Gallery , içki için muhteşem manzarasıyla Lemon Tree, Zylinder kafe restoran, Akdeniz mutfağı arayanlara Mercado restoran tavsiyelerim arasında.

Evet bizim hızlandırılmış turumuz bitti, Viyana bizi bekler, Bratislava’yı da görmedim demem 🙂