Başıma ne geldiyse bu Shengenlerden geldi… Kısa vizelerden bıkan ben kendime bir ülke seçtim ve bundan sonra bütün shengenlerimi o ülkeden alacağım ki uzun vizelerim olsun dedim ve Milano hikayesi böyle başladı. Aklımda olmamasına rağmen Roma’ya gittiğim için seçimimi Milano’dan yana yaptım. Moda şehri ya tam benlik diye düşündüm; iyi ki de öyle düşünmüşüm..

Tamam yeri seçtik ama kimle gideceğim, bana bir de arkadaş lazım 🙂 Önceki yazılarımı okuyanlar bilirler Budapeşte seyahatimde tanıştığım arkadaşım Anjelique teklif eder etmez kabul etti. Millerimle hem de business biletimi aldım. Vergilerimi bile millerimle ödedim yaklaşık 40.000 mil kullandım. Otelimiz Duomo meydanına 5 dakika uzaklıkta London Otel. Fiyat 3 gece 120 Eur. Çok lüks takıntınız yoksa ve merkezi konum arıyorsanız bu otel tam size göre.

23 nisan saat 13:00 de çok havalı bir girişle business kontuarından kendimi lounge’a attım.. Her türk gibi bende beleş içkilerimle tatilime başladım.. Uçakta neler yiyip içtiğimi anlatmayacağım bile zira utanıyorum 🙂 Yaklaşık 2 saatlik bir uçuşla Milano’ya vardım. Malpensa havaalanından 11 Eur karşılığında Centralle ana tren istasyonuna gittim. Oradan 1,50 eur tek yön bilet metro ile Cordusso istasyonunda inip otelime valizimi bıraktım..  Anjelique akşamüstü gelecekti bende kendi kendime Milano sokaklarına daldım. Milano cidden çok havalı bir şehir.. Duomo meydanında kendimi güneşin batışını izlerken buldum.. Duomo, İtalya’nın en büyük dünyanın da 5. en büyük katedrali. Meydan da adını buradan alıyor. Kelime anlamı da katedral demek. 1386’da başlanmış ve 600 yıl sonra 1965’te son halini almış. İçine girmek şort ve mini ile yasak bilginiz olsun.

 

milano

Duomo da gün batımı…

Milano’da bir de SANTA MARIA DELLA GRAZIE kilisesi var ve  sıradan bir kilise değil. Leonardo da Vinci’nin 1494 ila 1498 yılları arasında yaptığı tahmin edilen, Hz. İsa’nın havarileriyle yediği son akşam yemeğini anlatan 460 cm’ye 880 cm boyunda ki meşhur resmi L’Ultima Cena, yani “Son Akşam Yemeği”ne ev sahipliği yapıyor. Anajelique gelmeden orayı da gördüm ki  zira kendisi çok hoşlanmıyor böyle yerlerden :))

Castello Sforzesco ise bi diğer görülmesi gereken Duomo’dan sonra kentin en turistik yapısı olan ortaçağ kalesi, tarih boyunca yönetici sınıfının yaşadığı yer olmuş. Ve arkasında ki park da uzanıp çimenlere keyif yapabileceğiniz bir yer.

milano

Business uçtum diye o kadar çok yedim ki akşama kadar acıkmadım 🙂 Anjelique’i metro çıkışından aldım. Otele gidip hemen kendimizi Navigli sokaklarına bıraktık.  Navigli bizim taksim tarzı. Navigli, metro durağına Porta Genova FS yürüme mesafesinde. Metroyu kullanmanızı tavsiye ederim.. Biz giderken yürüdük, dönüşte metro kullandık.. Ben her zaman yürümeyi tercih ederim seyahatlerimde. Bence bir şehri en güzel yürüyerek fark edebilirsin. Navigli de sıra sıra bir sürü restoran ve kafeler var..

Öncelikle meşhur “aperativo”lardan bahsetmek lazım. “Aperativo Milanese”, İtalya’daki aperativo denen atıştırma kültürünün, Milano’ya uyarlanmış hali. Şehrin her yerine yayılmış bu mekanlarda, genelde saat 19:00 -21:30 arasında, sadece içkiye para verip, yanında açık büfeden, plastik tabaklarda, istediğiniz kadar yemek alabilirsiniz. Bruschetta’dan makarnaya, tatlıdan salataya her şey var ama damak tadınız önemli tabi ben açık büfe pek sevmiyorum. Ayrıca sıcak içecek verilmiyor akşamları bu da bilginize sunulur 🙂 İlk gecemizi Navigli de aperativo ve şarabımızla geçirip otelimize gittik.

milano

Navigli de bir Rus, bir Türk…

Ertesi gün Como’ ya doğru yola çıktık. Milano’dan Cordonalle ana tren istasyonundan 1 saat uzaklıkta ve tren bileti sadece 5 Eur. Trenden iner inmez sağ tarafta bulunan İstanbul restoranda sabah çayımızı içip kahvaltımızı yaptık. Çay 1 Eur. Her yerde bir Türk buluruz tabi ki 🙂

milano

Como’ da çayım ve ben :))

Başladık Como gezimize.. Orada da bir Duomo meydanı ve katedrali var.. Klasik etrafında restoranlar.. Göl kıyısındaki villalardan biri olan Villa d’Este, bugün otel olarak işletilmektedir. Villa, uzun yıllar İngiliz kraliçelerine hizmet vermiş olması ve Alfred Hitchcock’a ilham kaynağı olması ve ünlü senarist ve yönetmenin birçok hikayesini burada yazması ile ünlüdür. Görmenizi tavsiye ederim.

Orayı gezdikten sonra 8 Eur karşılığında tramvay 7 dakikalık bir yolculuk  ile çıkılan Brunate köyüne çıktık.. Tabi muhteşem bir manzara eşliğinde. Tramvaydan sonra bir o kadar da sizin yürümeniz gerekiyor. Ve tepede Como’nun en üst noktasında harika bir gözetleme kulesi var ve yılların bekçisi ile fotoğraf çektirebilirsiniz adettenmiş duyduğuma göre 🙂

milano

Brunate’den Como manzarası..

Buraya çıkmak aşırı yorucu şimdiden söyleyeyim, ayaklarınız rahat ve tırmanma gücünüz varsa gidin… Aynı tramvayla aşağıya inip Como etrafında güzel bir pizzacı bulup margarita pizzayı götürdük 🙂 Milano’da bir yemeği iki kişi paylaşıyorsanız ekstra 3 Eur ücret alıyorlar 🙂

milano

Como ve ben :))

Yol arkadaşınız bir alışveriş delisi ise o tatilde bir outlete gitmek kaçınılmaz.. Gidince alışveriş yapmak da kaçınılmaz 🙂 Como da bulunan Armani Outlet tam bir cennet. Como merkezden otobüsle gidebilirsiniz.. Ama yol yarım saat sürüyor. Planınızı ona göre yapın ve otobüsler saatli kalkıyor dönüşünüzü de ona göre ayarlayın.. Biz sadece outlette 2 saat harcadık ama buna değdi :))

Akşam 7 gibi Milano’ya döndük. Planımız akşam Dolge&Gabbana Gold restoranda yemek yemekti, rezervasyonumu bile yapmıştım. Restoranın önüne geldik harika şık bir yer fakat anlamadığımız şekilde bomboştu 🙂 Bizde oraya giderken önünden geçtiğimiz harika bir bar olan Pandenus’a gittik ve tadına bayıldığımız Sprits’le tanıştık; harika bir İtalyan içkisi mutlaka deneyin. Milano pahalı bir yer arkadaşlar lüks bir yerde yiyip içmek istiyorsanız tabi ki.. Resimde gördüğünüz üzere Spritslerimiz ve biz:))

milano

Ertesi gün doyamadığımız Como ‘ya doğru tekrar yola çıktık.. Ve trenden iner inmez Bellagio’ya giden feriye bindik. Bilet gidiş 15 Eur biraz pahalı.. Yaklaşık 1 saatlik yolculuğun ardından Bellagio’ ya vardık. Muhteşem bir kasaba.. Burayla ilgili yüzlerce resim koyabilirim.. Merdivenlerle kat kat yukarılara doğru kendinizi kasabanın yollarına bırakın çünkü her yer çok güzel.. Kahvelerimizi Como’ ya karşı yudumladık ve gezmeye başladık.. Arada güzel butikler var bayan arkadaşlarım uğramayı ihmal etmeyin, tasarım elbiseler var yerel markaların..

 

milano

Büyüleyici Bellagio..

Vakit kaybetmeden Varenna kasabasına geçtik. Bellagio ile arası 15 dakika ve 4 Eur. Varenna da gerçekten çok güzel.. Daha küçük ama daha gizemli bir kasaba.. Öğlen yemeğimizi orada yedik ama baya lüks bir restoran seçtiğimiz için kişi başı 30 Eur verdik bir makarnaya.. Ama fiyat listeleri zaten restoran girişlerinde asılı bakıp öyle girin bence :)Kendimizi Varenna sokaklarına bıraktık.. Ve oradan direk Milano’ya giden trene bindik.. Ve bilet gişesi kapandığı için bedava döndük :))

milano

Akşam Just Cavalli restoranda randevumuz vardı. Hazırlanıp gittik. Muhteşem bir restoran görmeden Milano’dan dönmeyin. Biraz manken kızları görünce moral bozuluyor ama neyse :)) Fiyatlar oldukça pahalı arkadaşlar ama bence değer.. Masanız bir yemekten sonra sizden alınıyor ve aynı bizde ki mantıkla şişe açtırmanız gerekiyor.. O akşam sadece yemek için 50 Eur ödedik kişi başı, üstelik gerçekten de en uygun seçimleri yaptık :))

milano

Just Cavalli Restoran ve Spritslerimiz..

Oradan bir Milano klasiği Hollywood clube geçiliyor.. Kısa süreli bir geçiş yaptık ve sabahı da yaptık.. Ertesi gün dönecektik çünkü… Anjelique sabah 6 uçağıyla döndü.. Ben kalan yerleri gezmeye ayırdım ertesi günümü. Como’d an Milano’ yu gezmeye pek vaktimiz kalmamıştı. İlk gün gözüme çarpan İtalyan böreğiyle kahvaltımı yaptım.. Ardından  Duomo meydanda bulunan ünlü Galeria  Vittoria Emanuel’ i ziyaret ettim. İtalyanlara göre burası dünyanın en eski alışveriş merkezi ama yanılıyorlar çünkü en eski alışveriş merkezi 1462 de yapılan Kapalıçarşı 🙂 Ama mimarinin her detayı uzun uzun seyredilebilecek estetiğe ve ahenge sahip. Çok şık kafe ve mağazalar var. Mutlaka gezmenizi tavsiye ederim. Hatta içerisinde girişte bulunan boğa figürünün üzerinde 3 kere dönerseniz şans getiriyormuş, tabi ki de yaptım :)) Aşağıda ki resim de ispatı :))

milano

milano

Saat 3 gibi Milano sokaklarında gezimi bitirip havaalanına doğru yol aldım..  Havaalanın da kendimi yine güzel bir lounge’ ın kollarına attım.. Ve İstanbul… Son olarak Milano ve özellikle Como mutlaka görülmesi gereken yerler. Bence kalmak içinde Como daha güzel bir seçim olurmuş.. En azından 1 gece Como da konaklayın derim.. Of ya İtalya’yı çok seviyorum en yakın zamanda başka bir şehrine gidip yazmak için sabırsızlanıyorum..